SON DAKİKA
YABANCI SORUNU GİDEREK BÜYÜYECEK
PROJESİZ BAŞARI OLMAZ!
AVRUPA LİGİ STATÜSÜ NASIL?
BAŞKAN ADAYLARI MUTLAKA OKUSUN!
SPORA ÇARE ARAYAN KİTAP!..Ahmet Ak'ın 'Türk Sporunda sorunlar ve çözüm önerileri' isimli kitabı tam bir emek ürünü. Ak, kitabında sporumuzun sorunlarını tek tek ele alıyor ve çözüm yollarını sunuyor. Yusuf Yalkın işte bu kitabı mercek altına aldı...
REFERANS KİTAP!
Kitap yazmak zor iştir! Eğer ciddi ve kalıcı şeyler yazmak istiyorsanız; öncelikle titiz bir araştırma yapmanız gerekir… Zamanınızı alır… Emek ürünüdür… Amiel Suche’nin dediği gibi; yazmak sanatı, hayatı incelemekle kazanılır… İncelemeden yazamazsınız! Ahmet Ak’ın, “Türk sporunda sorunlar ve çözüm önerileri” isimli kitabı da tümüyle bir inceleme ürünü… Öncelikle sporumuzdaki sorunlara değinilmiş, ardından da çözüm teklifleri yapılmış… Ak, kitabı yazarken özetle, “Türk Sporunun gelişmesinde benim de katkım olsun” istemiş… Tam bir “Referans” kitap… Kitabı irdelemeye geçmeden yazarı Ahmet Ak’tan söz etmek gerekir… Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu mezunu olan Ak, öncelikle başarılı bir güreşçi... Spor yönetiminin çeşitli kademelerinde görev yapan bir spor adamı. Sporun sürekli içinde olan bir nefer… Halen, SGM’de araştırmacı kadrosunda… Gelelim kitaba… Olimpiyatlar konusu var… Başarı olimpiyatlara katılmak mıdır; yoksa madalya kazanmak mıdır? Madalya kazanmak diyorsanız, güreş yüzde 70 oranla önde gelmekte. ABD, İngiltere ve Rusya’dan katılan her 5 sporcudan biri madalya elde ederken, Türkiye’den katılan 13 kişiden biri madalya kazanabilmiş. Kitapta çok önemli bir saptama var… Türkiye, Londra 2012’ye 114 sporcu ile katılırken, bu oyuncuların sadece 10’u (yüzde 10) yabancı kökenli iken, Rio 2016’da katılan sporcu sayımız 103’e düşerken, devşirme sayısı 29 olmuş, yani yüzde 28… Rio’da 74 yerli sporcumuzdan 5’i, 29 yabancı kökenli sporcudan 3’ü madalya kazanmış! Yani, madalya sayımızın yüzde 35’i devşirmelerden gelmiş. Dolayısıyla bu durum olimpik başarısızlığımız için somut bir veri… Kitapta 2000 yılından bu yana sporcu sayılarındaki artış incelenmiş. Uzak doğu sporlarını yapanların öne çıktığı görülüyor. Bu gerçekten ilginç bir durum. Ülkemizde spor denince akla gelen futbol dışında görülüyor ki, mücadele sporları öncelikli konuma gelmiş! Spor Genel Müdürlüğü bünyesi içine dahil edilen uzak doğu sporları (Karate, Wushu, Kick Boks, Taekwon-do, Muay-Thai) sayısal bakımdan bir anda öne fırlamışlar! Konular o kadar fazla ki, hangi birini yazacağıma doğrusu ben de şaşırdım. Ak’ın kitabında sporda aklınıza gelebilecek tüm soruların yanıtları aranıyor… Türk Spor Yönetimi Yapısı’ndan, sporda şiddet sorununa, sponsorluğa, engellilere, spor medyasına değin her konuda veriler var. İçinde yok, yok! Ak kitabına noktayı ise “Sonuç yerine yeni bir Türkiye spor modeli önerisi” ile koyuyor. Çeki Modeli, Keten Modeli, Fişek Modeli genişçe anlatılıyor. Bir de Bağırğan Modeli var. Bu aşamada en çok ilgimi çeken bu model oldu. Spor Bilimcisi Tanju Bağırgan, TMOK’un işlevinin artırılarak Türk Spor Yönetimi’nde etkin bir rol almasını savunuyor. Çok geniş kapsamlı bir model… Sporumuzu yönetenler dilerim ki, hem Ahmet Ak’ın emek ürünü kitabından, hem de Tanju Bağırgan’ın akıl dolu modelinden yararlanma yoluna giderler…
İLGİLİ HABERLER
İlgili Haberler
|