SON DAKİKA
YABANCI SORUNU GİDEREK BÜYÜYECEK
PROJESİZ BAŞARI OLMAZ!
AVRUPA LİGİ STATÜSÜ NASIL?
BAŞKAN ADAYLARI MUTLAKA OKUSUN!
2028 OLİMPİYAT OYUNLARINA BAKIŞ!Atletizmin duayen isimlerinden Artun Talay, 2028'de Los Angeles'te düzenlenecek olimpiyat oyunlarıyla ilgili ilginç tespitlerde bulundu. İşte o yazı...
ARTUN TALAY DEĞERLENDİRDİ:
"2028 LOS ANGELES OLİMPİYATLARI!"
2028’i değerlendirmek için öncelikle 1984 yılında yapılan Los Angeles Olimpiyat oyunlarını doğru irdelemek gerekmektedir. Bu şekilde hangi kırılmaların olimpiyat kültürünü beklediği daha kolay anlaşılacaktır. Öncelikle şunu belirteyim. Rusya ve Belarus 2028 olimpiyat oyunlarına katılırlarsa çoğu ülkenin madalya alamayacağını düşündüğümü belirtmek istiyorum.
1984 olimpiyatlarına gelirsek; kadınlar olimpiyatlarda 5000 metre değil 3000 metre koşuyorlardı. Bu çok çekişmeli geçen yarış sırasında Amerikalı ve İngiliz atletler birbirine takıldılar. Amerikalı koşucu yere düştü ve koşuya devam edemedi. Ayrıca ertesi gün yapılacak olan 1500 metre seçmelerine de katılamadı. Bu kadar önemli bir sakatlıktan dolayı oluşan durumu izleyen kameramanlar yarışı bitiren Romen sporcuyu son anda fark ettiler ve ekrana taşıdılar.
Erkekler maraton yarışında ise stada 37. sırada yarı yürüyen yarı sallanarak koşan bir atlet girdi. Bu sporcu bilincini kaybetmiş görünüyordu. Doktorlar yardım etmek istediler. Atlet yarış dışı kalmamak için bu yardımları kabul etmedi. Bu davranışı ile de “olimpiyata katılmanın ne kadar önemli olduğu” mesajını kamuoyuna verdi. Çin 1936 oyunlarına katılmış ve başarısız olmuştu. Çin bilim insanları toplandılar ve bir rapor yayınladılar: “Sporda çok geriyiz ve gelişmek için önlemler almak gerekir…” diye özetlenebilecek bir rapordu bu. 48 yıl sonra Çinli sporcular, 1984’te Los Angeles olimpiyatlarında atıcılık dalında ilk altın madalyalarını kazandı. Hani bizde bir söz vardır: “Kader gayrete aşıktır…” diye. Çinliler işte bu sözü gerçekleştirdiler.
Tüm bunların yanı sıra Los Angeles olimpiyatlarında sponsorlar da ortaya çıktılar! Böylece olimpiyatlarında ticarileşmesi başladı. Ticarileşmenin sonucunda televizyon yayınları da ticari kurumlar tarafından yönetildi. Televizyon yayınlarında bu kuruluşlar, reklam gelirlerini artırmak için de özel konuları ve olayları öne çıkarmaya başladılar. Bu yayınlarla bizlerde 3000 metre yarışında düşen Amerikalı sporcunun Mary Decker, İngiliz atletin de Zola Bud olduğunu öğrendik. Buna karşın 3000 metrede birincinin Romen atlet Maricica Puika olduğunu ve bu yayınların gölgesinde kaldığını da gördük!
İLGİLİ HABERLER
İlgili Haberler
|