YALKIN'DAN OSMANLI VE GENÇLERE UYARI...

İNANMAK İSTİYORUM…

Baxter gitti, Şifo Mehmet geldi…

Gençlerbirliği’nde yeni bir dönem başladı.

Bir şeyler değişecek mi?

Yani, daha açık bir deyişle, Mehmet Özdilek “Kalıcı” olabilecek mi?

“Bu soruda nereden çıktı? diyenler olacaktır.

Bunun cevabı çok basit; bu kulüpte yıllardır yaşanan öyle çok teknik adam hadisesi oldu ki, artık inanç kalmadı!

Klasikleşen bir senaryo var: Ankara ekibinde gece bir antrenörle yatılır, sabah kalkıldığında bir bakarsınız antrenör değiştirilmiştir…

Bu uygulama; bilinen, beklenen, kanıksanan bir olaydır.

İnsanlar artık bu değişikliğe hayret etmez hale geldiler…

Gençlerbirliği’nde bu sirkülasyon, normalleşmiş “Anormal” bir durumdur!

O nedenledir ki, her yeni teknik adamın göreve başlamasından sonra, “Neler yapacağı, takıma neler kazandıracağı, nasıl sonuçlar alacağı” değil de, ne zaman “Gönderileceği” konuşulur.

Bu da kimseyi hayrete düşürmez.

Çünkü, bir şeyin olmasını bekliyorsanız; şaşırmazsınız!

Gayet normal gelir size.

Tepki göstermezsiniz…

Suskun kalırsınız!

Ve sonunda güler geçersiniz.

2 maç sonrasında Baxter’in gönderilmesine olduğu gibi…

Bu nedenle, bir taraftan Şifo’nun kalıcı olacağına “Kuşkuyla” bakıyorum, bir taraftan da “İnanmak” istiyorum.

                                        * * *           

Bir başka “İnanmak istediğim” durum da, Osmanlıspor’un başarılı olması…

Beklediler, beklediler transferin bitmesine 5- 6 gün kala “Çuval dolusu adam” aldılar!

Bu nasıl “Transfer politikası” böyle?

Hiç mi hesap- kitap yapılmaz; sezonun sona erdiği andan itibaren “Bir strateji” saptanmaz?

Takıma dahil edilecek isimler önceden belirlenmez mi?

Hangi mevkilere, kimlerin monte edileceği planlamaz mı?

“Haydi bugün de şunları alalım…” mantığıyla hareket edilirse, karşımıza çıkan tablo doğal olarak “Düşündürücü” olur.

Ligin ilk üç maçında elde edilen skorlar sakın kimseyi aldatmasın!

Daha lig ısınmadı…

İlk haftalarda, “Sürpriz sonuçların” çıkması, son derece olağan…

Oysa lig çok uzun bir periyot…

Bu köprünün altından daha çok sular akacaktır.

O nedenle, “Derleme takımlar” hep tetikte olmak zorundadır.

Osmanlıspor’daki yeni ve “Çok uluslu” kadro, uzun vadede nasıl bir grafik çizer?

Bunu bugünden kestirmek gerçekten çok zor.

Bu nedenle, alınan “Pembe sonuçlar” kimseyi erken havaya sokmasın…