SPOR KRİTİK’TE SPOR DOLU ANLAR!

Gazeteci ve spor Yazarı Yusuf Yalkın ile Yunus Kabal, karşılıklı söyleşilerinde çarpıcı saptamalarda bulundular.

 İşte bugünkü programdaki konuşmalar…

YUSUF YALKIN: Birkaç gün sonra Arjantin’de 2020 Olimpiyat Oyunları’nın hangi kente verileceği oylama ile saptanacak. İstanbul, Tokyo ve Madrid’den biri kazanacak. Ama son edindiğim bilgi ve izlenimler Tokyo’nun bu konuda avantajlı olduğunu gösteriyor. Çünkü biz maket sunarken, adamlar hazır tesislerini gösterecekler. Ayrıca, U20 Futbol Dünya Kupası’nda seyirci konusunda tam bir fiyasko yaşandı.

Atletizmde yakında başkan seçimi var. Ama buna seçim denirse tabii. Federasyonlar özerk ama seçimler için aynı şeyi söylemek zor. Devletin müdahalesi söz konusu. Seçim sistemi ve delegasyon tespiti değiştirilmedikçe adil seçimden söz etmek olanaksız. Artık tek adayla seçim moda haline geldi. Böyle seçim mi olur? Atasınlar daha iyi…

Bakanlık ödül yönetmeliğinde değişiklik yaptı. Ödülleri yarı yarıya azalttı. Sorun paranın miktarı değil ki? Ödüllerin verilmesinde problem var. Sporcuya tamamını vererek, bir anlamda onu spordan koparıyoruz. Oysa büyük miktarlar tutan ödülleri sporculara taksit taksit ödeyerek, onların performanslarını sürekli üstlerde tutma sağlanabilir. Formdan kaybeden, spordan uzaklaşan sporcuların kalan ödül taksitleri ödenmemelidir.

Terim’in Milli takımın başına gelmesini öğreniyoruz ki, başbakan sağlamış. Bir ülkede her sorunu başbakanın çözmesini beklemek ne derece doğru? Kurumlarının başındaki başkan ve yöneticiler ne işe yarıyorlar diye sormazlar mı adama?

YUNUS KABAL:  Fatih Terim’in Milli Takımın başına getirilmesi son derece isabetli olmuştur. Çünkü, Hiddink ve daha sonra göreve gelen Abdullah Avcı dönemlerinde Ay Yıldızlı ekibimizde büyük düşüşler oldu; kişilik kaybına uğradılar adeta. Motivasyon neredeyse sıfıra indi. Bu moral eksikliğini ancak Terim giderebilir. Umarım önümüzdeki maçlarda bu olumlu gelişmeleri görürüz.

Futbol Federasyonu hiçbir konuda görevini layıkıyla yapmıyor. Şu yabancı futbolcu sorunu tam bir facia. Onca para verip alınan futbolcular yeni uygulama yüzünden tribünde oturmak zorunda kalıyor. Alınan yabancı sporcu oynamalıdır. Yine sahada 6 yabancı olsun ama, bir yabancı futbolcu çıktığında yerine bir başka yabancı girebilsin…

Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın cezaları CAS tarafından onandı. İyi de bu kulüplerdeki kişi ya da kişiler eğer şike yaptılarsa, bir başka takımla yapmışlardır. Neden onlara bir ceza yok? Buradaki çelişkiye kimse parmak basmıyor nedense… Kulüp kendi başına mı yaptı şikeyi? Karşısında bir muhatap yok mu, anlaşabilmesi için?

UEFA kulüpleri cezalandırmak yerine şahısları cezalandırsaydı, ilerisi içinde çok önemli bir emsal teşkil ederdi kararı… Ama yapmıyorlar, kulübü cezalandırmayı yeğliyorlar maalesef!