SON DAKİKA
YABANCI SORUNU GİDEREK BÜYÜYECEK
PROJESİZ BAŞARI OLMAZ!
AVRUPA LİGİ STATÜSÜ NASIL?
BAŞKAN ADAYLARI MUTLAKA OKUSUN!
HERŞEYİ HAKEME BAĞLAMAK OLMAZ!..Gazeteci ve Spor Yazarı Yusuf Yalkın, Beşiktaş'ın 6-0'lık D. Kiev yenilgisini farklı bir açıdan değerlendiriyor. İşte o yazı...
SADECE HAKEM Mİ SUÇLU?
Her şeyi hakem kararlarına bağladınız mı, olmaz! Elbette İskoç Hakem Craig Thomson maçı berbat yönetti. Elbette verdiği penaltı ve ardından Beck’e gösterdiği kırmızı kart yanlıştı… Elbette Beşiktaş’ın D. Kiev karşısındaki farklı yenilgisinde önemli bir rol oynadı… Ama her şeyi elbettelere bağlarsak; hata yapmış oluruz! Şunu kabul edelim, siyah beyazlı takım maça başlarken mücadeleye tam hazır değildi. Yoğun lig ve Avrupa maçlarından dolayı yorgun düşmüştü; hem fiziksel, hem ruhsal olarak… Nitekim adamların attığı ilk golde, oyuncularımızın pozisyona seyirci kalması bunun en belirgin göstergesiydi… Daha başta şaşkındık! Golü yeyince, daha da şaşırdık… Yeterli olmayan konsantrasyonumuz iyice dağıldı! Panik başladı… Daha maçın başında 1-0’lık geriye düşmenin, izleyenler olarak bize yansıyan görüntüsü buydu. Sonrası ise tam bir facia!... Beşiktaş’ın sırtındaki yük ağır gelmeye başlamış, bu iyice belli oldu… Kartal yorgun… Uçamıyor!
* * *
Sadece bu mu? Elbette değil… Beşiktaşlı futbolcuların beyinlerinde müsabakanın “net kurgusu” da yoktu… Sol tarafları “yenmeliyiz” derken, sağ tarafları “beraberlik bize yeter” diyordu… Kafalar karışıktı… Bu büyük tehlikedir; oyuncuların maça tam anlamıyla motive olmalarını engeller! Teknik Direktör Şenol Güneş’in zihinsel olarak ekibini yeterli seviyede hazırlayamadığı ortada! Devam ediyorum… Savunma bir takımın aynasıdır! Beşiktaş, şakatlıklar başta olmak üzere çeşitli nedenlerle defans kurgusunu oturtamamış bir ekip! Bunu lig dahil, hemen her maçta görüyoruz… O bölgede sorun var; rakiplerine bol pozisyon sunuyor, “Al da at” diyorlar! D.Kiev maçında “haksız penaltı ve kırmızı kartın getirdiği sonuçla” bu sorun depreşti, iyice su yüzüne çıktı. Şampiyonlar Ligi gibi bir platformda “güvenliği eksik bir defans” ile yürümeniz hiç kolay değildir. Bununla da bitmiyor… Kara kartalın bel bağladığı “kilit oyuncular” var; Quaresma, Oğuzhan, Atiba, Gökhan İnler, Adriano, Aboubakar, Tolgay, Talisca, kaleci Fabri gibi… Talisca ciddi sakat…Tamam.. Onu bir köşeye ayıralım… Quaresma dışındakilerin hangisinden üstün yarar sağladı Beşiktaş? Hiç birinden… Cenk’i de ayrı tutuyorum burada… Ve de kendisini kutluyorum. Çünkü o gerçek bir profesyonel… Oynatılsa da, oynatılmasa da, son dakikalarda akıllara gelse de, çıkıyor sahaya yüzde yüz verimli olmak için çaba gösteriyor. Zaman zaman da harika goller atıyor… Henüz acemi denilebilecek Aboubakar’a tercih edilmesine de en ufak bir tepki göstermeden… Cenk’in bu anlayışına, profesyonelliğine şapka çıkarmak gerekir!
* * *
Beşiktaş, kazandığında, iyi oynadığında ne yapıyordu? Oyun disiplininden kopmuyordu… Mücadeleyi son saniyelere değin bırakmıyordu… En büyük değerliliği buydu! Benfica’dan deplasmanda 1-1’i böyle kopardılar, Napoli maçındaki 3-0’dan 3-3’e dönüşü bu sayede sağladılar, ayrıca İtalyanları bu şeklide evlerinde yendiler… Son haftaya kadar da kaybetmediler… Ama, D. Kiev karşısında bu disiplinden eser var mıydı? 1- 0 yenik durumu düşebilirsiniz, 2- 0’da olabilir bu. Eksik de kalabilirsiniz sahada! Haksızlığa da uğrayabilirsiniz! Siz mücadele azminizi, oyun disiplininizi kaybetmeyeceksiniz! Çünkü siz profesyonelsiniz; işiniz bu, paranızı bu yolla kazanıyorsunuz. Un ufak olmayacaksınız, dağılmayacaksınız! Ucuz kart görmeyeceksiniz… Şampiyonlar Ligi’nden elendiniz ama önünüzde UEFA Avrupa Ligi var… Bunu unutmayacaksınız! Bak eksik kaldınız… Adriano yok…Aboubakar yok… Sakatlar çok! Şenol Güneş’e de burada hak vermek gerekir. Zor bir süreç geçiriyor! Ama her türlü soruna ve eksiğe rağmen Beşiktaş’ı toparlamak ve yeni Avrupa kulvarında yürütmek zorunda. Üstüne üstlük Süper Lig’de ve Türkiye Kupası’nda da önemli müsabakalar bekliyor siyah beyazlıları… Kara kartal bunların üstesinden gelebilir. Yeter ki, Şenol Hoca o oyun disiplinini yeniden aşılasın futbolcularına… Bu arada unutmayalım; bu ekibin en kıymetli silahı taraftarı… Hiçbir seyirci 6- 0’lık bir hezimetten sonra sabaha karşı o soğukta takımını karşılamak için hava alanına koşmaz! Futbolcularını sevgiyle bağrına basmaz! Bundan büyük motivasyon mu olur?
İLGİLİ HABERLER
|