SON DAKİKA
YABANCI SORUNU GİDEREK BÜYÜYECEK
PROJESİZ BAŞARI OLMAZ!
AVRUPA LİGİ STATÜSÜ NASIL?
BAŞKAN ADAYLARI MUTLAKA OKUSUN!
FUTBOLUMUZDAKİ İNANILMAZ GERİLEME!Kontv’de canlı olarak yayınlanan Spor Kritik’te, spor yazarları Yusuf Yalkın ve Yunus Kabal ile Teknik Direktör A. Osman Renklibay görüşlerini açıkladı. Üç yorumcu da aynı noktada birleşti: Futbolumuz her geçen gün kan kaybediyor!...
Konuşmacılar özetle şunları söyledi:
YUSUF YALKIN: Hem Milli takımımızda hem de liglerimizde 1- 2 istisna dışında çok kötü ve sıkıcı maçlar oynanıyor. Milli takım bazında fizik ve moral kondisyonu en kırılgan ülke Türkiye. Berabere ya da yenik duruma düştükten sonra fizik olarak da moral olarak da adeta çöküyoruz. Bu sorunu çözmeden, istediğiniz kadar taktik deneyin, oyuncu kullanın bir şey değişmez. Batılı takımlar güç olarak, fizik olarak kat kat üstünler… Bu nedenle, 80 milyonluk bir ülkenin takımı olarak, 280 bin nüfusa sahip İzlanda’dan 3 yiyoruz! Son Çek maçında da gördük; Ozan Tufan dışında ayakta kalan kimse yoktu. O da mecbur; takımda yeni… 20 yaşında koşsun tabii biraz. Bakalım sonraki yıllarda o da ne olacak? Bir ekibin başı sinirlenmemeli, relaks olmalı, takımına ‘Yıkılmadık, ayaktayız’ imajı vermeli. Terim öyle mi yapıyor? Stadın en gergin ismi o. Maçtan önce de, maçta da, maçtan sonra da… Gazeteciler Terim’e korkudan soru soramıyor. Bu kadar gergin birinin, takımına moral şırınga etmesi olanaksız! Hem milli takım, hem kulüp takımlarının oynadıkları futbol yüzünden kimse statlara gitmez oldu. Sadece, Passolig’le bunu açıklayamazsınız! 100 bin kişilik Olimpiyat Stadı’na 3 bin kişi geldi!.. Üstelik Beşiktaş şu an ülkenin futbol olarak ayakta kalan tek takımı olmasına rağmen… Kulüpler Yasası çıkmadan, sporumuzun yönetilmesi keyfi olarak sürer gider. Böyle başa böyle tarak misali… Eğer ülkeyi yönetenler, gerçekten “sporumuzun kurtulmasını” istiyorlarsa; bu yasayı hemen çıkarmalıdırlar! Başta futbol olmak üzere, tüm federasyonlar revize edilmelidir. Federasyon seçim yasası mutlaka değiştirilmelidir. Her kulübün alt yapısı ehil ve ciddi insanlara teslim edilmelidir. Alttan oyuncu gelmelidir. UEFA kriterleri uygulanmalıdır. Aksi taktirde, sadece havanda su döver; tesadüfi sonuçlarla avunuruz…
YUNUS KABAL: Sorun olarak en başta yöneticilerin hali geliyor. Kendi kulübünü yönetemeyen insana federasyonu nasıl teslim edersiniz? Burada bir çelişki yok mu? Başkan ya da yönetici olmak için illa ki, paralı kişi mi olacaksınız? Bilginin, deneyimin, ehil insan olmanın hiç mi önemi yok? Hem federasyonların, hem de kulüplerin artık bu “Paralı yönetici ısrarından” kurtulmaları şart! Bundan böyle tersine, yönetenlerin profesyonel anlayışla para almaları gerekir diye düşünüyorum. Ancak böyle olursa, tam mesailerini federasyona ya da kulüplerine verebilirler. Spor idareciliği bedel karşılığı yapılmalıdır. Fahri görevle iş bugünkü gibi kör- topal yürür ancak. Kimse farkında değil; ülke futbolunun marka değeri ayaklar altında... Dünya kupasında yokuz; Avrupa Şampiyonalarında yokuz. Kulüplerimiz neredeyse boşa kürek sallıyorlar… Yarın bu futbola sponsor bulmakta da zorlanacağımız açıkça ortada... En mantıklı çözüm; Kulüpler yasasını bir an önce vakit kaybetmeden çıkarmak… Neden çıkarılmaz, anlayamıyorum?.. Kim engeller; neden engeller bunu da çözemiyorum!.. Hükümetin bu yasayı çıkarması, Türk Sporu adına son yılların en önemli gelişmesi olacaktır. Sporun hayrına yapılmış en doğru hamle olacaktır; bu yasanın çıkarılması… Dilerim bu çağrımıza cevap alırız…
ALİ OSMAN RENKLİBAY: Ülke futbolumuzun halini gördükçe içim kan ağlıyor. Her geçen gün futbolumuz geriye gidiyor. Elbette bunun temel nedeni; kötü yönetilmesinde yatıyor. Ne federasyonumuz, ne de liglerde yer alan kulüplerimiz doğru dürüst yönetilmiyorlar. Sorun, ehil, iş bilen, dirayetli ve bilgili yöneticilerin azlığında düğümleniyor. Evet.. Gerçekten yok bizde… İyi yönetici olmayınca, sonucun da iyi olmaması son derece doğal! İşi sadece teknik manada ele alırsak hata yaparız. Ben şahsen Fatih Terim’in taktik ve tertip hatası yaptığına inanmıyorum. Yani, başarısızlığın temelinde sadece bunu görmek, yanlış olur. Elbette onun da her insan gibi hata yaptığı durumlar oluyor. Ancak, tek müsebbip olarak terim’i görmek vicdansızlık olur. Kulüplerimiz en büyük hatayı, alt yapıya önem vermemekte yapıyorlar. Bu birimleri, az ücretle göreve getirdikleri işi iyi bilmeyen, ehil olmayan kişilere teslim ediyorlar. Genç yetenekleri keşfetmek ve onları başarılı biçimde eğitmek her babayiğidin harcı değildir. Bu hem bilgili olmayı, hem deneyimli olmayı gerektirir. Kulüplerimizin, alt yapıların başına, böyle kişileri getirmeleri, genç oyuncuklarını bu insanlara teslim etmeleri şarttır. Alttan oyunca çıkması demek, bir kulübün az transfer yapması, az para harcaması demektir. Şimdi kulüplerimiz, bütçelerinin neredeyse tamamını transfere harcıyorlar. Bu nedenle, bu yanlışa dur diyecek bir yasanın hemen çıkarılması, futbolumuzun kurtuluşu için tek şarttır!
İLGİLİ HABERLER
|