SON DAKİKA
YABANCI SORUNU GİDEREK BÜYÜYECEK
PROJESİZ BAŞARI OLMAZ!
AVRUPA LİGİ STATÜSÜ NASIL?
BAŞKAN ADAYLARI MUTLAKA OKUSUN!
YUSUF YALKIN'DAN ÇARPICI ANALİZ!..Gazeteci, TV Spor Yorumcusu ve Spor Yazarı Yusuf Yalkın, Sabah Gazetesi'ndeki bugünkü köşe yazısında, bir takımın maç kazanabilmesi için salt güçlü olmasının yetmeyeceğini dile getirdi. Yalkın, 'Bu takım, çok cesur, çok güçlü, çok yürekli futbolculardan kurulu bir ekip. Ama, saha stratejileri eksik! Yani, oyunu ne zaman yavaşlatacaklarını, topu ne zaman ayaklarında fazlaca tutacaklarını, kontrolü ne zaman ellerinden bırakmamaları gerektiğini bilmiyorlar' diyor...
Sadece güç yetmiyor!
Yusuf YALKIN
Başakşehir’e 3- 1’lik bir skorla yenilen Gençlerbirliği ile bir hafta önce Fenerbahçe’yi 2- 1 yenen Gençlerbirliği arasında büyük bir fark var mı? Bu soruya vereceğim yanıt, “Hayır” olacak… Neden?.. Çünkü, Ankara ekibi “Sağlam fizikli futbolculardan kurulu kadrosuyla” aynı mücadeleyi İstanbul’da da ortaya koydu. Eksik, inanç ve konsantrasyondaydı… Aksi taktirde 84. dakikaya kadar 1- 0 önde götürdüğü maçı farklı kaybetmezdi. Demek ki, futbolcular müsabaka seçiyor, rakibe göre işi sıkı tutuyorlar! Bu durum, bir takım için olabilecek en büyük tehlikedir. Futbolcu maç seçiyorsa, takımı için değil, “Kendisi için oynuyor” demektir… Beni hayal kırıklığına uğratan en önemli husus bu! Gelelim ikinci negatif faktöre… Evet… Kırmızı- Siyahlılar, “Çok cesur, çok güçlü, çok yürekli” futbolculardan kurulu bir ekip... Ama, “Saha stratejileri” eksik! Yani, oyunu ne zaman yavaşlatacaklarını, topu ne zaman ayaklarında fazlaca tutacaklarını, kontrolü ne zaman ellerinden bırakmamaları gerektiğini bilmiyorlar. Daha gerçeği, zaten bunu yapacak “Teknik özelliği çok yüksek” futbolcuları da bulunmuyor! Üstüne üstlük “Lider tipli” oyuncuları da yok! Hatta daha basiti, ne zaman “Yugoslav faulü” yapmaları zaruretini bile bilmiyorlar. Bu eksiklikleri Başakşehir karşılaşmasında açıkça ortaya çıktı. Dilerlerse, maçı banttan tekrar izleyebilirler; bu gerçekleri apaçık göreceklerdir. Gelelim üçüncü negatif gerçeğe… Şimdi burada Kaleci Ramazan Köse’den söz edeceğim. Çok beğendiğim, çok önemsediğim, “Sadece G. Birliği değil, Milli takım kalesini de yıllarca koruyacak” diye düşündüğüm bir isimdi. Ama şimdi “Büyük bir hayal kırıklığı” yaşıyorum. Geçirdiği “Büyük sakatlık süreci” Ramazan’ı belli ki çok olumsuz etkilemiş! Kimse kusura bakmasın… Ramazan “Çok kötü” oynuyor. İzledikçe hayrete düşüyorum. Şimdi hatalarını tek tek yazacak halim yok… Özetle; “Bir kalecinin yapmaması gereken” ne varsa, hemen hemen hepsini yapıyor! Net ifade edeyim; kaleci bir takımın en önemli silahıdır. Geriye dönüp bakın, bir takım şampiyon olmuşsa, kalesindeki ismin katkısı “Çok büyük” olmuştur. Dilerim Ramazan üstündeki bu “Kabustan” kısa sürede kurtulur!
İLGİLİ HABERLER
|