SON DAKİKA
YABANCI SORUNU GİDEREK BÜYÜYECEK
PROJESİZ BAŞARI OLMAZ!
AVRUPA LİGİ STATÜSÜ NASIL?
BAŞKAN ADAYLARI MUTLAKA OKUSUN!
MİLLİ TAKIMIMIZ KÖTÜ MÜ OYNADI?Yazarımız Duayen Gazeteci Yusuf Yalkın, A Milli futbol takımımızın Macaristan karşısındaki 1-0'lık yenilgisini değerlendirdi. işte o yazı...
NASIL YANİ?
A Millî Futbol Takımımız, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası hazırlıkları kapsamındaki ilk müsabakasında deplasmanda son ayların en formda ekiplerinden biri olan Macaristan'a 1-0 yenildi. Başkent Budapeşte'deki Puskás Aréna'da oynanan müsabakada ev sahibinin golünü 48. dakikada penaltıdan Szoboszlai kaydetti. Futbol yorumcusu geçinen bir güruh başladılar anlamsız eleştirilere... Neymiş efendim; nasıl olur da Macaristan'ı yenememişiz? Böyle futbol mu olurmuş? Buna benzer ipe sapa gelmez bir dolu ahkam kesmeler! Hayda... Yahu Macarlar kasaba takımı değil! Aylardır Avrupa medyası tarafından göklere çıkarılıyor, övülüyor, alkışlanıyorlar! Rakibimiz yenilgiyi aylardır unutmuş, çok formda bir ekip... Hani derler ya "taş gibi takım" diye; aynen öyle bir kadroya sahipler. Biz böyle bir takımla Avrupa Şampiyonası öncesi çok ciddi bir hazırlık maçı oynadık! Adı üstünde hazırlık karşılaması... Takımdaki bazı eksikleri, hataları görmek ve bunları gidermek için oynanan bir maç yani... Hiç kimse bu müsabakayı skora bakıp eleştiremez! Çünkü, skorun büyük bir önemi yok! Oyuna bakmak lazım oyuna! Takımımız kötü mü oynadı? Hayır... Başa baş bir mücadele ortaya koydu mu? Evet... Macarlardan çok gol pozisyonuna girdi mi? Evet... Daha fazla ikili mücadele kazandı mı? Evet... Başarılı biçimde pres yaptı mı? Evet... Kazanma isteğinden bir saniye bile uzaklaştı mı? Hayır... Mücadeleyi müsabaka boyunca sürdürdü mü? Evet... Son zamanlarda yenilgi yüzü görmemiş formunun zirvesindeki Macaristan'a teslim oldu mu? Hayır... Türkiye böyle ciddi bir hazırlık maçında penaltıdan yediği golle Macarlara 1-0 mağlup oldu diye, oturup karalar mı bağlayacağız? Hemen saldırıya geçip, eleştiri oklarını doğrultarak "Çok tatsız bir prova oldu" diyecek kadar insafsız mı olacağız? Hayır... Aksine "neyi iyi yapamadık?" diyerek gerçekçi çözümler üretmenin yolunu aramaya mı başlayacağız! Bu maçtaki önemli sıkıntımız pozisyon bulmak değil, gol atamamaktı... Uygun fırsatları golle sonuçlandıramadık! Üzücü bir durum bu! Pas hatalarımız da oldu! Zeki'nin onlarca kanat ortası ya önündeki savunmaya çarptı, ya da takım arkadaşlarının uzağına gitti. Bu durumları elbette eleştireceğiz! Başta Enes olmak üzere bazı futbolcuları kenara almakta, bazılarını da oyuna sokmakta geç kaldık! Bir başka hata, Beşiktaş'ın genç yıldızı, golcüsü Semih Kılıçsoy'u, önce A milli takım kadrosuna alıp, sonra U21'e göndermekti. Semih gol sıkıntısına çözüm olabilirdi. Bir alt kategoriye gönderilmek, oyuncunun psikolojisi açısından da büyük hataydı! Formda yeni bir golcün bulmuşken, ciddi bir sakatlıktan yeni kurtulan Enes'e alel acele yönelmek eleştirilecek noktalardan biriydi. Tüm bunlara rağmen ortaya başa baş bir mücadele koyan Milli takımımızın oyununa "Kötü" damgası vurmak, teknik heyet ve futbolcuların emeğine, çabasına, akıttıkları tere saygısızlık olur. Haksızlık olur... Kötü niyet taşır! Dünyada çıktığı her maçı kazanan bir takım olmadı, olmayacakta... Türkiye Milli takımı kabuk değiştiriyor, daha açıkçası gençleşiyor! Pırıl pırıl isimler kazanıyoruz. İnançlı bir ekip oluşuyor... Bir maçtaki skoru baz alıp bu gençlere "kötü futbol oynadılar" demek, insanı olsa olsa komik duruma düşürür... İstisnalar hariç, hem Milli takım hem de ligde yorumcuların yaptıkları değerlendirmeler, maalesef düzeni bozmaktan, ortamı germekten başka bir işe yaramıyor. Türk futbolunun temel sorunu işte tam da budur! DİP NOT: Başta rakibimizin hocası olmak üzere bir çok teknik adam takımımızı öven açıklamalarda bulundu. Ayrıca macar basını ve özellikle de İspanya/ İtalya spor medyası Türkiye'nin oyunundan beğeni ile söz etti. Umarım bizdeki muhteşem (!) yorumcular da, bu övgüleri okuyup, feyz almışlardır!
İLGİLİ HABERLER
|