SON DAKİKA
YABANCI SORUNU GİDEREK BÜYÜYECEK
PROJESİZ BAŞARI OLMAZ!
AVRUPA LİGİ STATÜSÜ NASIL?
BAŞKAN ADAYLARI MUTLAKA OKUSUN!
BU FOTOĞRAFI ANIMSADINIZ MI?Bundan tam 47 sene önce 200 metrede altın ve bronz madalya kazanan Amerikalı iki siyah atlet Tommie Smith ve John Carlos’un siyah deri eldivenli yumrukları havada, başları önde posteri yıllarca hayal dünyamızı ve oda duvarlarımızı süslemişti…
Bundan tam 47 sene önce 200 metrede altın ve bronz madalya kazanan Amerikalı iki siyah atlet Tommie Smith ve John Carlos’un siyah deri eldivenli yumrukları havada, başları önde posteri yıllarca hayal dünyamızı ve oda duvarlarımızı süslemişti…
İtiraf ediyorum ki, Aynur Çağlı’nın o muhteşem haberini okuyana kadar aynı karede önde duran, gümüş madalyalı Avustralyalı beyaz atlete hiç dikkat etmemişim. Adı Peter Norman imiş... İşte bu atlet geçen hafta öldü. Haberin ve konunun tekrar gündeme gelmesinin sebebi budur. Gelelim hikayeye... Mexico City’deki olimpiyat oyunlarında 200 metre finali koşulmuş. Amerikalı (siyah) atletler Tommie Smith ile John Carlos birinci ve üçüncü gelirken, ikinciliği Avustralyalı (beyaz) Peter Norman kazanmış. Madalya töreni için bekledikleri sırada, Carlos, Peter Norman’ın yanına gelerek sormuş: - İnsan haklarına inanıyor musun? Bunun üzerine, iki siyah atlet kafalarındaki eylem planını açıklamışlar, Norman da buna tereddütsüz katılmış: - Ben eyleminizi destekleyeceğim, bana ne yapmam gerektiğini söyleyin! * * * İlk defa, o günler için müthiş bir provokasyon, hatta devrim sayılacak bir eylem planlıyor iki genç adam… Amerika’daki ırk ayrımcılığını ve siyahlara reva görülen fakirliği ve ikinci sınıf vatandaşlığı protesto edecekler... Ama nasıl? Fikir Norman’dan geliyor; bir çift siyah deri eldiven buluyorlar, sağ tekini Tommie, sol tekini John eline geçiriyor; fakirliği sembolize etmek için çıplak ayakla kürsüye çıkıyorlar, başları kederle öne eğik, sıkılı yumruklarını havaya kaldırıyorlar. Önlerinde duran beyaz atlet Peter Norman da, desteğini göstermek için kalbinin üstüne, “İnsan Hakları İçin Olimpiyat Projesi Hareketi’nin kokartını” iğneliyor. Amerikan milli marşı çalarken plan icra ediliyor ve eylem hayata geçiriliyor! Ve tabii ki, dünya birbirine giriyor. Amerika ayağa kalkıyor. Olimpiyatlar bile gölgede kalıyor… Dünya gazeteleri yumrukları havada siyah atletlerin fotoğrafını birinci sayfadan veriyorlar... Amerikan Olimpiyat Komitesi iki siyahi atletin spor kariyerini o saniye bitiriyor. Eylem amacına ulaşmış, Amerika’daki zenci azınlığın durumu dünya gündemine girmiştir. Smith ve Carlos spor hayatlarını (ve buna bağlı olarak geleceklerini) feda etmişler ama dünya tarihine geçmişlerdir. Dünyadaki yüz milyonlarca ezilmiş siyahın ilahı haline gelmişlerdir. * * * Peki ya Avustralyalı beyaz Peter Norman? Norman’ın da hayatı kararmış. Tommie Smith diyor ki: “Peter, bir beyazdı. O günlerde siyahların haklarını savunma cesareti gösteren, onurlu ve omurga sahibi beyaz çok azdı. Peter, Avustralya’ya döndüğünde kimse yüzüne bakmadığı gibi, herkes tarafından yargılandı. Onun da atletizm kariyeri bitti, spor çevrelerinden dışlandı. Tehditler, işsizlik ve tecrit nedeniyle öyle sıkıntılı günler yaşadık ki, üçümüzün de ilk evliliği sona erdi…” Avustralya Devleti Norman’ı ölene kadar affetmemiş… Ama, Norman intikamını mezara götürmüş; 1968 Olimpiyatları finalinde ikinci olurken kırdığı 200 metre Avusturalya rekoru hâlâ, aradan 47 sene geçmesine rağmen kırılamamış. Ölene kadar süren ‘eylem kardeşliği’... İki Amerikalı ve bir Avustralyalı ‘lanetli’ atletin o gün başlayan ‘eylem kardeşliği’ ve dostlukları ömür boyu sürmüş. Aradan geçen 47 yıl boyunca, yazışmışlar, buluşmuşlar, görüşmüşler… Ta, geçen hafta, Peter Norman evinin bahçesinde kalp krizi geçirip 64 yaşında ölene kadar. Ve şimdi, fotoğrafın sağına tekrar bakın… Melbourne’de yapılan cenaze töreni… ‘Onurlu beyaz atlet’ Peter Norman’ın tabutu, Tommie Smith (solda) ve John Carlos’un omuzlarında... Dayanışma sürüyor!..
(İnternetten alıntı)
İLGİLİ HABERLER
|